Total Pankreatektomi

Total Pankreatektomi: Pankreasın Tamamen Alınması Ameliyatı ve Sonrası Yaşam

Pankreas cerrahisi, karın içi operasyonların en zorlu ve en karmaşık olanlarını içerir. Bu ameliyatların en radikal ve en nadir uygulananı ise Total Pankreatektomi, yani pankreas organının tamamının çıkarılmasıdır. Bu, hastanın hayatında geri döndürülemez ve çok derin değişikliklere yol açan, son derece büyük bir operasyondur. Total pankreatektomi, asla ilk seçenek olarak düşünülmez; ancak pankreasın tamamını etkileyen bazı nadir kanser türlerinde, yaygın kanser öncüsü lezyonlarda veya diğer tedavi yöntemlerinin tükendiği, hayat kalitesini sıfırlayan şiddetli kronik pankreatit vakalarında, bir kurtarma prosedürü veya tek tedavi seçeneği olarak gündeme gelebilir. Bu ameliyatın en önemli sonucu, vücudun sindirim enzimleri ve kan şekerini düzenleyen hormonları (en başta insülin) üretme yeteneğinin tamamen ortadan kalkmasıdır. Bu durum, hastanın ömür boyu sürecek, dikkatli bir tıbbi yönetim ve yaşam tarzı adaptasyonu gerektiren yeni bir hayata başlaması anlamına gelir.

Bu kapsamlı rehber, total pankreatektomi ameliyatının ne olduğunu, hangi çok özel durumlarda gerekli olduğunu, ameliyatın kapsamını ve hastaları bu hayat değiştiren operasyon sonrası bekleyen zorlukları ve yönetim stratejilerini – özellikle “brittle” diyabet ve pankreatik enzim yetmezliği konularını – profesyonel, gerçekçi ve ayrıntılı bir dille açıklamayı amaçlamaktadır. Bu, bir hekim, hasta ve hasta ailesinin ortak kararlılık ve uyumunu gerektiren, son derece özellikli bir tedavi yolculuğudur.

Pankreas Kanseri Robotik Cerrahi Ameliyatı
Total Pankreatektomi Ameliyatı

Total Pankreatektomi Nedir ve Neden Bu Kadar Radikal Bir Ameliyattır?

Total pankreatektomi, adından da anlaşılacağı üzere, pankreas organının baş, boyun, gövde ve kuyruk kısımlarının tamamının cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Ancak bu ameliyat, sadece pankreasın alınmasıyla sınırlı kalmaz. Pankreasın anatomik olarak çok yakın komşuluk içinde olduğu diğer organların da bir kısmının veya tamamının çıkarılmasını gerektirir.

Ameliyatın Kapsamı: Hangi Organlar Çıkarılır?

Standart bir total pankreatektomi operasyonunda, pankreasla birlikte genellikle şu organlar da çıkarılır:

  • Onikiparmak Bağırsağı (Duodenum): Pankreas başı ile C şeklinde bir bütünlük oluşturduğu için tamamen çıkarılır.
  • Dalak: Pankreas kuyruğu ile ortak kan damarlarını paylaştığı için neredeyse her zaman pankreasla birlikte çıkarılır (splenektomi).
  • Safra Kesesi ve Ana Safra Yolunun Bir Kısmı: Pankreas başının içinden geçen bu yapılar da rezeksiyonun bir parçasıdır.
  • Midenin Bir Kısmı (Distal Mide): Onikiparmak bağırsağı ile olan bağlantısı nedeniyle midenin alt kısmı da genellikle çıkarılır.
  • Bölgesel Lenf Bezleri: Özellikle kanser nedeniyle yapılan ameliyatlarda, hastalığın yayılmış olabileceği tüm çevre lenf bezleri geniş bir şekilde temizlenir.

Ameliyatın rekonstrüksiyon (yeniden yapılandırma) aşamasında, sindirim devamlılığını sağlamak için mide ve safra yolu, ince bağırsağa yeniden bağlanır.

Pankreassız Yaşamın Anlamı: Endokrin ve Ekzokrin Yetmezlik

Total pankreatektominin radikal doğası, pankreasın iki hayati fonksiyonunun da kalıcı olarak ortadan kalkmasından kaynaklanır:

  1. Tam Endokrin Yetmezlik: Pankreasın insülin (kan şekerini düşüren) ve glukagon (kan şekerini yükselten) üreten adacık hücreleri tamamen ortadan kalkar. Bu durum, hastanın anında ve kalıcı olarak Tip 1 diyabete benzer, ancak yönetimi daha zor olan “Tip 3c” veya “Brittle (Kırılgan) Diyabet” hastası olmasına neden olur.
  2. Tam Ekzokrin Yetmezlik: Yiyeceklerdeki yağları, proteinleri ve karbonhidratları sindirmek için gerekli olan lipaz, proteaz ve amilaz gibi sindirim enzimlerinin üretimi tamamen durur. Bu durum, tedavi edilmezse şiddetli sindirim ve emilim bozukluğuna (maldijesyon/malabsorpsiyon), ishal, kilo kaybı ve ciddi beslenme eksikliklerine yol açar.

Bu iki sonuç, hastanın ameliyat sonrası yaşamının temelini oluşturur ve ömür boyu sürecek bir replasman (yerine koyma) tedavisi gerektirir.


Total Pankreatektomi İçin Cerrahi Endikasyonlar: Ne Zaman Zorunlu Bir Seçenektir?

Bu denli büyük bir ameliyat, sadece başka hiçbir tedavi seçeneğinin kalmadığı veya kısmi bir pankreas rezeksiyonunun (Whipple veya distal pankreatektomi gibi) onkolojik olarak yetersiz kalacağı çok özel ve nadir durumlarda düşünülür.

  • Pankreas Kanserinde Özel Durumlar:
    • Multifokal Tümörler: Kanserin, pankreasın hem başında hem de gövde/kuyruk kısmında aynı anda birden fazla odakta bulunması.
    • Yaygın Kanal İçi Yayılım: Kanser hücrelerinin, ana pankreas kanalı boyunca organın büyük bir kısmına yayılmış olması.
    • Zorlu Tümör Lokasyonları: Kısmi bir rezeksiyon sonrası geride pozitif bir cerrahi sınır (tümörlü doku) bırakma riskinin çok yüksek olduğu bazı merkezi yerleşimli tümörler.
  • Yaygın Prekanseröz Lezyonlar:
    • Tüm Pankreası Tutan Ana Duktus IPMN: Kanser öncüsü bir lezyon olan Ana Duktus Tipi IPMN’nin, organın tamamını diffüz olarak etkilediği ve her an herhangi bir yerinden kanser gelişme riskinin çok yüksek olduğu durumlar.
  • Tedaviye Dirençli, Şiddetli Kronik Pankreatit:
    • Diğer tüm medikal, endoskopik ve daha sınırlı cerrahi drenaj prosedürlerinin başarısız olduğu, hastanın yaşam kalitesini narkotik analjezik bağımlılığına yol açacak düzeyde bozan, kontrol altına alınamayan kronik ağrı durumlarında bir “kurtarma” operasyonu olarak düşünülebilir.
  • Kalıtsal Pankreas Kanseri Sendromları: Yüksek risk taşıyan bazı genetik sendromlara sahip kişilerde, kanser gelişimini önlemek amacıyla profilaktik olarak (çok nadiren) düşünülebilir.

Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30


Total Pankreatektomi Sonrası Yaşam: En Büyük Meydan Okumalar

Total pankreatektomi sonrası yaşam, hastanın ve ailesinin tam bir adanmışlık göstermesini gerektiren, sürekli bir yönetim ve dikkat sürecidir. Başarı, bu yeni yaşam biçiminin tüm gerekliliklerini öğrenmek ve uygulamaktan geçer.

Tip 3c Diyabet ve “Brittle” (Kırılgan) Diyabet Yönetimi

Ameliyat sonrası ortaya çıkan diyabet, bilinen Tip 1 veya Tip 2 diyabetten farklıdır ve “pankreatojenik” veya Tip 3c diyabet olarak adlandırılır. Yönetimi daha zordur çünkü sadece insülin üreten beta hücreleri değil, aynı zamanda kan şekeri düştüğünde onu yükselten glukagon hormonunu üreten alfa hücreleri de yok olmuştur. Bu durum, kan şekerinde çok ani ve öngörülemeyen iniş çıkışların yaşandığı “brittle (kırılgan) diyabet” tablosuna yol açar.

  • Hipoglisemi Riski: Vücudun kan şekeri düşüklüğüne karşı doğal savunma mekanizması (glukagon) olmadığı için, hafif bir insülin doz fazlalığı bile hastayı hızla tehlikeli bir hipoglisemi komasına sokabilir. Bu, en korkulan ve en dikkat edilmesi gereken durumdur.
  • Hiperglisemi Riski: Aynı şekilde, en ufak bir enfeksiyon veya stres durumunda, insülin yokluğunda kan şekeri hızla çok yüksek seviyelere çıkabilir.
  • Modern Teknoloji ile Yönetim: Bu hassas dengeyi yönetmek için, geleneksel parmaktan ölçüm ve günde birkaç kez insülin enjeksiyonu genellikle yetersiz kalır. Modern diyabet teknolojileri, bu hastaların yaşam kalitesi ve güvenliği için neredeyse bir zorunluluktur:
    • Sürekli Glikoz Monitörleri (CGM): Cilt altına yerleştirilen bir sensör ile kan şekerini 24 saat boyunca, her birkaç dakikada bir otomatik olarak ölçen ve alarm sistemleri ile ani düşüş veya yükselişlerde hastayı uyaran cihazlardır.
    • İnsülin Pompaları: Vücudun normal insülin salınımını taklit ederek, gün boyunca sürekli olarak küçük dozlarda bazal insülin veren ve öğün zamanlarında ekstra bolus dozlar gönderen cihazlardır. CGM ile entegre çalışan “hibrit kapalı döngü” sistemler, kan şekeri trendlerine göre insülin dozunu otomatik olarak ayarlayarak hipoglisemi riskini büyük ölçüde azaltabilir.
  • Sürekli Eğitim ve Takip: Hastanın bir Endokrinoloji uzmanı ve diyabet eğitim hemşiresi tarafından çok yakından takip edilmesi, karbonhidrat sayımını öğrenmesi ve acil durum planlarını bilmesi esastır.

Pankreatik Ekzokrin Yetmezlik ve Enzim Replasman Tedavisi (PERT)

Pankreasın sindirim enzimi üretimi tamamen durduğu için, hastaların ömür boyu ve her öğünle birlikte Pankreatik Enzim Replasman Tedavisi (PERT) alması mutlak bir zorunluluktur. Bu, içinde lipaz, proteaz ve amilaz bulunan kapsül formundaki ilaçlardır.

  • PERT Kullanılmazsa Ne Olur?: Yiyecekler, özellikle yağlar, sindirilemez ve emilemez. Bu durum; bol miktarda, yağlı, kötü kokulu, tuvalette yüzen dışkılama (steatore), kronik ishal, şiddetli gaz, şişkinlik, karın krampları, ciddi kilo kaybı ve yağda eriyen vitaminlerin (A, D, E, K) eksikliğine bağlı olarak gece körlüğü, kemik erimesi gibi durumlara yol açar.
  • Doğru Kullanım: Enzim kapsülleri, ana veya ara öğün fark etmeksizin, yemeğin ilk lokmasıyla birlikte yutulmalıdır. Amaç, ilacın yiyecekle birlikte mideye karışıp bağırsağa geçerek sindirimi başlatmasıdır. Doğru doz, yemeğin içeriğindeki yağ miktarına göre ayarlanır ve bu ayarlama bir diyetisyen ile birlikte yapılır.

Beslenme ve Diyet: Yeni Kurallar

Total pankreatektomi sonrası beslenme, hem diyabet yönetimi hem de sindirim kapasitesi göz önünde bulundurularak planlanır.

Total Pankreatektomi Sonrası Temel Beslenme İlkeleri
Öğün SıklığıGünde 6-8 küçük ve besleyici öğün. Mide hacmi de küçülmüştür ve kan şekerinde dalgalanmaları önlemek için sık beslenmek önemlidir.
Karbonhidrat YönetimiBasit şekerler (beyaz ekmek, şekerli gıdalar, tatlılar, meyve suları) kesinlikle yasaktır. Kompleks, lifli karbonhidratlar (tam tahıllar, baklagiller, sebzeler) tercih edilmeli ve karbonhidrat sayımı öğrenilmelidir.
Yağ TüketimiYağlar tamamen kesilmez, çünkü kalori ve vitamin emilimi için gereklidir. Ancak sağlıklı yağlar (zeytinyağı, avokado, ceviz) ölçülü bir şekilde, yeterli enzim dozu ile birlikte tüketilmelidir.
Protein AlımıKas kütlesini korumak için her öğünde yeterli miktarda yağsız protein (tavuk, balık, yumurta, az yağlı süt ürünleri) bulunmalıdır.

Geleceğe Bir Bakış: Total Pankreatektomi ve Oto-Adacık Hücre Transplantasyonu (TPIAT)

Bu, özellikle kanser dışı nedenlerle (örn: şiddetli kronik pankreatit) total pankreatektomi yapılan hastalarda, ameliyat sonrası gelişecek olan şiddetli diyabeti önlemek veya hafifletmek amacıyla uygulanan son derece ileri ve özellikli bir yöntemdir.

  • TPIAT Nedir?: Total pankreatektomi ameliyatı sırasında, hastanın kendi çıkarılan pankreası, ameliyathane yanındaki özel bir laboratuvara gönderilir. Burada, pankreas dokusundan insülin üreten adacık hücreleri özel işlemlerle ayrıştırılır. Elde edilen bu adacık hücreleri, ameliyatın sonunda hastanın karaciğerine giden ana toplardamardan (portal ven) içeri enjekte edilir.
  • Amacı Nedir?: Karaciğere yerleşen bu adacık hücrelerinin, zamanla burada kan damarlarıyla beslenerek yeniden insülin üretmeye başlaması hedeflenir. Bu, hastanın ameliyat sonrası insülin ihtiyacını önemli ölçüde azaltabilir veya bazı durumlarda tamamen ortadan kaldırabilir.
  • Kimler Adaydır?: Bu yöntem, kanserli hastalarda uygulanmaz, çünkü kanser hücrelerini de karaciğere taşıma riski vardır. Sadece seçilmiş, şiddetli kronik pankreatit gibi iyi huylu hastalıklar nedeniyle pankreasının tamamı alınmak zorunda olan genç hastalar için bir seçenektir ve sadece bu alanda uzmanlaşmış birkaç merkezde yapılabilmektedir.
Oğuzhan Karatepe expert in gastric sleeve surgery

Sıkça Sorulan Sorular (S.S.S.)

Pankreassız yaşanır mı?

Evet, modern tıp sayesinde pankreassız yaşamak mümkündür. Ancak bu, pankreasın hayati fonksiyonlarının (insülin ve sindirim enzimleri) ömür boyu dışarıdan, ilaçlarla yerine konulması ve hastanın bu tedaviye tam uyum göstermesi şartıyla mümkündür. Bu, kolay bir yaşam değildir ve sürekli tıbbi takip gerektirir.

Total pankreatektomi ameliyatı ne kadar riskli?

Total pankreatektomi, genel cerrahinin en büyük ve en riskli ameliyatlarından biridir. Whipple ameliyatına benzer şekilde kanama, enfeksiyon, damar yaralanmaları gibi ciddi riskler taşır. Ancak rekonstrüksiyon aşamasında riskli pankreas-bağırsak bağlantısı yapılmadığı için, ameliyat sonrası pankreas kaçağı riski ortadan kalkar. Bu ameliyatın, sadece bu alanda çok yüksek tecrübeye sahip cerrahlar ve merkezler tarafından yapılması, risklerin yönetimi için esastır.

Ameliyat sonrası yaşam kalitesi nasıl olur?

Yaşam kalitesi, hastanın yeni durumuna ne kadar iyi adapte olduğuna bağlıdır. Özellikle “brittle” diyabetin ve beslenme düzeninin yönetimi zorlayıcı olabilir. Ancak, modern diyabet teknolojilerini (insülin pompası, CGM) kullanan, enzim tedavisini düzenli uygulayan ve diyetine sadık kalan hastalar, zamanla aktif ve üretken bir yaşam sürdürebilirler. Bu süreçte güçlü bir psikolojik destek ve aile katılımı çok önemlidir.

Önemli Not: Bu sayfa, Total Pankreatektomi gibi son derece nadir ve radikal bir cerrahi prosedür hakkında genel bilgilendirme sunmaktadır. Bu, bir hastanın hayatındaki en ciddi tıbbi kararlardan biridir ve ancak tüm alternatifler tüketildiğinde, hasta ve ailesi tüm sonuçları anladıktan sonra, bu alanda en üst düzeyde deneyime sahip bir multidisipliner ekiple birlikte verilmelidir.


DİKKAT: Bu web sitesinde yer alan bilgiler yalnızca genel bilgilendirme amaçlıdır. İçerik, bir hekimin tıbbi taviyesinin, tanısının veya tedavisinin yerini alacak şekilde tasarlanmamıştır. Tıbbi bir durumla ilgili tüm sorularınız için daima doktorunuzun veya diğer nitelikli sağlık sağlayıcısının taviyesine başvurun. Kişiye özel tedavi ve değerlendirme için mutlaka bize danışın.

Bizi Ara & WhatsApp: +90 530 917 30 30


Hastalarımız Neler Dedi?

Prof. Dr. Oğuzhan Karatepe’nin tüp mide, pankreas, karaciğer, mide, safra kesesi ve bağırsak kanseri ameliyatları ve tedavileri sonrası hastalarımızdan aldığımız yorumlar.

Çocuklarda Pankreas Kanseri Ameliyatı Doktoru
Asiye Hanım- Pankreas Kanseri Whipple Ameliyatı Doktoru
Pankreas Kanseri Whipple Ameliyatı Doktoru
Kazım Bey – Pankreas Kanseri Whipple Ameliyatı Doktoru Yorum